Sende Aktif ol Sende Dunya OL Sende Aktif-Dunya Gibi OL

Deyimler-6

 

1-2-3-4-5-6-7-8-9-SoN

“F” Harfiyle Başlayan Deyimler                              
Faka basmak: Tuzağa düşmek, aldatılmak.
 

Fareler cirit oynamak: Bir yer ıssız olmak, kimseler bulunmamak.
 

Farkına varmak: Gözüne çarpmak, orada bulunduğunu anlamak, fark etmek.

Felce uğramak: 1. Bir işin tamamen bozulması, durup ilerleyemez olması. 2. Hastalık sebebiyle organlarının bir kısmı çalışamaz duruma gelmek, kötürüm olmak.
 

Feleğin çemberinden geçmek: Hayatta çok günler görmüş, acı tatlı olaylar yaşayıp tecrübe kazanmış, olgunlaşmış.
 

Fellik fellik aramak: Telâşla, hemen her köşeye bakarak heyecanla aramak.
 

Felsefe yapmak: Olayların sebep ve sonuçları üzerine kendince birtakım soyut düşünceler ileri sürmek.
 

Fena etmek: Kötü duruma düşürmek, işini bozmak, zor durumda bırakmak, dövmek.
 

Fener alayı: Bayram gecelerinde kalabalık halk topluluklarının, ellerinde fener veya meşalelerle şehri dolaşarak yaptıkları gösteri.
 

Feragat sahibi: Gönlü tok, özveri gösterebilen, fedakârlık yapabilen.
 

Fermanlı deli: Deli olduğu herkesçe bilinen, zır deli.
 

Ferman dinlememek: Kural, yasa, söz dinlememek; hiçbir yerden buyruk almamak.
 

Fesat kumkuması: Tamamiyle kötülük düşünen, insanları
birbirine düşürecek işler yapan, ortalığı karıştıran.
 

Fırıldak çevirmek: Düzen kurmak, hileli iş görmek.
 

Fırsat düşkünü: Çıkar sağlamak, kötülük yapmak için fırsat kollayan kimse.
 

Fikir almak: Birinin düşüncesinden yararlanmak.
 

Fikir vermek: 1. Bir konuda düşüncesini bildirmek. 2. Bir konuda yol gösterici bilgi edinmek.
 

Fikir yürütmek: Bir konu üzerinde kendi düşüncesini söylemek, tahminlerde bulunmak.

 

Fincancı katırlarını ürkütmek: Zararı dokunacak bir kimsenin hoşuna gitmeyen bir davranışta bulunmak.
 

Fink atmak: Hiçbir şeye aldırmadan gönlünce gezip eğlenmek, şurada burada oynayıp zıplamak.
 

Fiskos etmek: Birilerinin bulunduğu bir yerde birkaç kişi gizlice ve alçak sesle konuşmak.
 

Fitil olmak: 1. Çok içip sarhoş olmak. 2. Aşırı ölçüde kızmak.
 

Fitne sokmak: İnsanları birbirine düşürecek, aralarını bozacak davranışta bulunmak, sözler sarf etmek.
 

Fiyat biçmek: Bir şeyin değerini belirlemek, para karşılığını tespit etmek.
 

Fiyatı dondurmak: Fiyatın yükselmesini önlemek, fiyatların olduğu gibi kalmasını sağlamak.
 

Fiyat kırmak: Fiyatı birilerinin verdiğinden az vermek, fiyatı düşürmek.
 

Fol yok yumurta yok: Ortada (bir konu ile ilgili) hiçbir belirti olmadığı hâlde varmış gibi bir kuşkuya düşmek.
 

Fora etmek: Açmak, çözmek.
 

Formül bulmak: Bir çözüm, işi çözümleyecek çıkar yol bulmak.
 

Forsu kalmamak: Sözü geçmez olmak; bir konuda saygınlığı, gücü kalmamak.
 

Foyası meydana çıkmak: Yalanı, dolanı, hilesi, kötü niteliği, kusuru ortaya çıkmak.
 

Fukara babası: Yoksulları koruyup gözeten, onlara yardım elini uzatan, elden geldiğince yardım etmeyi seven kimse.
 

Funda demir etmek: Demir atma komutu vermek.
 

Fütur getirmemek: Bezginlik getirmemek, umutsuzluğa düşmemek.

1-2-3-4-5-6-7-8-9-SoN

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol